7 Ocak 2012 Cumartesi

'Biz BDP'lilerle el ele şov yapmaya gitmedik'

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Irak sınırındaki olay sonrası Uludere ziyaretine ilişkin, ''Biz oraya CHP'nin Genel Başkanı gibi BDP'lilerle el ele şov yapmaya filan gitmedik. Biz oraya, derin bir acıyla ve bir devlet sorumluluğu içerisinde hem taziyelerimizi bildirmek, hem de bu olayı daha iyi anlamak, hem de sorunları çözmek için gittik'' dedi.

Atalay, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ile birlikte Kırıkkale Valisi
Hakan Yusuf Güner'i ziyaretinde gazetecilere yaptığı açıklamada, Irak sınırındaki
olayda Uludere'de yaşayan 35 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatarak, ''Bu
hepimizin derin üzüntüsü'' dedi.
Bu duygularını Uludere ziyareti sırasında olayda hayatını kaybedenlerin
ailelerine de aktardığını ifade eden Atalay, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in de en az acılı aileler kadar üzüntü
duyduklarını kendilerine söylediğini bildirerek, şöyle devam etti:
''Bunlar bizim insanımız, bunlar ortak acımız. Türkiye'nin acısıdır.
Bunda hiçbir tereddütünüz olmasın. Bu derin üzüntümüzü hepimiz ifade ettik.
Bununla ilgili Genelkurmay Başkanlığı dürüst ve şeffaf bir yol izledi. İlk günden
itibaren açıklamasını yaptı. Şu şu sebeplerle öyle bir olay olmuştur. Bunların
siviller olduğunu açıkladı. Bu vatandaşlarımız için taziye dileklerini açıkladı.
Aynı zamanda da hemen inceleme başlattı. Bu güzel bir şey. Bunlar Türkiye'de yeni
oluyor. Geçmişteki bir sürü bu tür olayları ve o karanlık dönemleri düşünecek
olursak, bugün bir şeffaflık var. Herkes, buna riayet ediyor. Biz de hükümet
olarak daha ilk gün olayla ilgili geniş bilgi aldık. Başbakanımız, Genelkurmay
Başkanlığından bilgi aldı. Oradaki değerlendirmelerden sonra da parti sözcümüz
uzun açıklama yaptı. Hem orada taziye bildirdi, hem de üzüntümüzü dile getirdi,
hem de olayla ilgili ciddi tahkikat yapılacağını ifade etti.''
         -Bakanların Uludere ziyareti-
        
Cumartesi günü Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker ve Devlet
Bakanı Cevdet Yılmaz, grup başkanvekili ve milletvekilleriyle birlikte Uludere'ye
bağlı Gülyazı köyüne gittiklerini anlatan Atalay, cenazelerin ilçeye bağlı üç
köye ait olduğunu ifade etti.
Olayda hayatını kaybedenlerden 25'inin aynı aileye mensup olduğunu
kaydeden Atalay, ziyaretleri sırasında tüm cenaze sahipleri ile söz konusu aileye
ait bir evin odasında biraraya geldiklerini vurgulayarak, ''Orada onlarla görüşüp
taziyemizi bildirdik. Bu konuda yapılacak şeyleri açıklamış olduk. Esasen o gün
helikopterler zor indi, karlı ve fırtınalı bir gündü. Orada bir taziye çadırından
söz edildi. Oraya da gidecektik ama gitmeden ulaştığımız saatlerde kaymakamla
ilgili o müessif olay meydana geldiği için zaten taziye çadırı boşalmış, cenaze
sahipleri de bu olayı protesto için çadırı terk etmişler ve dediğim bu odaya
gelmişlerdi. Dolayısıyla valimiz ve oradaki arkadaşlar, (vatandaşlarımız evdeler,
oraya gidelim) dediler, bunun üzerine oraya gittik'' diyerek, ziyaret sırasında
Başbakan Erdoğan'ın da telefonla taziyelerini ilettiğini anlattı.

-''BDP'lilerle el ele şov yapmaya gitmedik''-
        
Uludere'deki olaya ilişkin Meclis'te bilgilendirme toplantısı
yapıldığını, her önemli olayda olduğu gibi TBMM'yi bilgilendirmek istediklerini
bildiren Atalay, Meclis kürsüsünde vakti iyi değerlendirmek için grup
toplantılarındaki tartışmalara girmek istemediğini belirtti.
Olaya ilişkin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gazetelere
yansıyan bazı ifadelerini hatırlatan Atalay, şöyle devam etti:
''CHP Genel Başkanı, (tiyatro çadırı) gibi ifadeler kullanıyor. Yani
(bakanlar tiyatro çadırına gitmişler, sadece bir köy korucusunun evini ziyaret
etmişler) şeklinde grup toplantısında bu tür ifadeler kullandı. Bizim Uludere ve
köy ziyaretimiz anlattığım çerçevede olmuştur. Uludereliler, o üzüntüleri ve
acıları içinde, kaymakama yapılan muameleden üzüntülerini bize ifade etmişlerdir.
Onlar bize (Biz özür diliyoruz, kaymakama bunu biz yapmadık, bunu dışardan gelen
başkaları yaptı) demişlerdir. Olay tamamen böyledir. Köylüler bundan çok
üzüldüler.
Şimdi biz oraya CHP'nin Genel Başkanı gibi BDP'lilerle el ele şov yapmaya
filan gitmedik. Biz oraya, derin bir acıyla ve bir devlet sorumluluğu içerisinde
hem taziyelerimizi bildirmek, hem de bu olayı daha iyi anlamak, hem de sorunları
çözmek için gittik. Oraya, onların yaptığı gibi milleti tahrik için filan
gitmedik.''
         -''Genel başkan olmakla lider olunmuyor''-
        
Bu tür açıklamaların bir genel başkana yakışmadığını ifade eden Başbakan
Yardımcısı Beşir Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bu şekilde gidip, sonra da gelip böyle seviyesizce ve yalan ifadeler
bir genel başkana hiç yakışmıyor. Ama bu O'nun tabiatı. Burada (genel başkan)
diyorum. (Ana muhalefet partisi lideri) demiyorum. Çünkü o lider olamadı. Genel
başkan olmakla lider olunmuyor. Liderlik ciddi bir iştir. Böyle yalanlarla,
iftiralarla liderlik olmaz. Böyle devlet adamı da olunmaz. Lider olmak için
yalan, iftira, uydurma bilgilerle öyle grup toplantısı yapmayacaksın. Lider olmak
için vizyonun olacak. Türkiye vizyonu, devlet ciddiyeti olacak. En küçük olayları
siyaset için hemen istismara kalkmayacaksın. Ülkemizin yaşadığı bu olayı
araştıracağız, burada hiç bir şey kapalı kalmayacak, bu aydınlanacak, burada bir
yanlışlık var, burada terörist zannıyla kaçakçılık yapan vatandaşlar sınır
ötesinde bombalanmış. Bu olayı hepimiz anlamaya çalışıyoruz. Bunları anlamaya
çalışacaksın. Bunları düşüneceğine gidip orada ucuz şov yapıp, sonra oraya giden
üç tane bakan ve devletin bütün mekanizmaları bu olayları (anlayayım, çözeyim,
vatandaşlarla görüşeyim, yatıştırayım) düşüncesi içinde oraya gidenlere de
(tiyatro çadırı) nitelemesi yapmak bir genel başkana, bırakın bir genel başkanı
sorumlu hiçbir insana yakışmaz. Bu büyük bir yalancılıktır, büyük bir
sorumsuzluktur, büyük bir edepsizliktir.''
         -Kırıkkale'deki patlama-
        
Kırıkkale'nin Yahşihan ilçesindeki Mühimmat Ayırma ve Ayıklama Tesisi'nde
meydana gelen patlamaya ilişkin olarak da, fabrikada daha önce de benzer
olayların yaşandığını ve bazı tedbirler alındığını, buna rağmen bu üzücü olayın
meydana geldiğini dile getirdi.
Daha önceki olay sonrası binanın yapısının yenilendiğini ve bölümlere
ayrıldığını hatırlatan Atalay, ''Ama maalesef yine orada bir patlama meydana
geldi. Bu olayda 4 çalışanımız hayatını kaybetti. Bunlardan birinin bugün
cenazesini kılıp uğurlayacağız. Diğer 3'üyle ilgili de Ankara GATA'da kimlik
tespiti için çalışmalar devam ediyor. Bu çalışmalardan sonra Kırıkkale'ye
getirilerek definleri yapılacaktır'' dedi.
Atalay, gazetecilerin patlamanın nedeni konusundaki soruları üzerine ''O
boyutu teknik konu, burası askeri bir alan. Bu tür olaylarda ilgili kurumun
yürüttüğü idari soruşturma vardır. Hem de bütün yaralanmalı ve ölümlü olaylarda
zaten Cumhuriyet Başsavcılığı da soruşturma başlatır. Tabi şu anda o işlemler
yürüyor. Bizim de, bu soruşturma ve araştırmaları kurumlarca tespit edilmeden,
açıklamadan doğrusu bir şey söylememiz yanlış olur. Onu beklemek gerekir'' diye
konuştu.
Gazetecilerin patlamada ölenlerin şehit sayılıp sayılmayacağına ilişkin
soruları üzerine de Başbakan Yardımcısı Atalay, şöyle devam etti:
''Bunlar çalışan insanlar, zaten sosyal güvenlik şemsiyesi altındalar.
İlgili makamların, Silahlı Kuvvetler'in bunları şehit mertebesinde kabul etmesi
ve o şekilde uğurlama töreni organize edilmesi, diğer işlemler bizi memnun
etmiştir. Bu çok isabetli, bunlar neticede Silahlı Kuvvetler'in çalışanları.
Riskli bir yerde çalışıyorlar ve bir iş kazasıyla hayatlarını kaybediyorlar.
Bunun gereği neyse, şehitlerimizle ilgili, onların bizlere emanetleriyle ilgili,
yakınlarıyla ilgili, geriye kalanlarla ilgili bütün o işlemler de ona göre
yapılır.''

AA


Capturetr
yakamoz01 friend

Hiç yorum yok: